Gecelerimiz vardır bizim bir koyup yüz aldığımız,belki de Türk
milletinin kıvrak zekasının da ürünü sayılabilecek, promosyonlu
geceler.Araplarda çok yaygın değildir ve bizdeki gibi 7 den 70e ,devletçe , milletçe
kutlamazlar bu geceleri.Bizde ise bu geceler, sadece öbür dünya için değil, bu
dünya da da köşe döndürmek için önemlidir.TV’ler,GSM şirketleri,iyi ağlatan
güzel sesli hocalar,yeşil popçular ve onların sponsoru belediyeler,hatta kandil
simidi satan pastacılar.vs..yani herkes memnundur bu geceden.Mümkün olsada sayısı beşten, ona çıkarılabilseydi,
denilebilecek kadar memnundu bütün millet.
Kadir gecesi
bir yönüyle bu gecelerden farklıydı, çünkü Kur’anın indiği geceydi ve bin aydan
daha hayırlıydı. “Muhakkak ki Biz,
O'nu, yani Kur'ân'ı, Kadir Gecesi'nde Biz indirdik.(Kadir:1) Ama gece ile kurduğumuz ilişki diğerlerinden
farklı olmadı..Yine yozlaştırdığımız din anlayışına ve kapitalizme kurban
etmiştik bu geceyi de.Artık bu gecede, çok kazandıranlar listesindeydi ve hatta
en önündeydi.Camiler tıklım tıklım doluyordu bu gecede de ama ,ortada inen Kur’an
yoktu. Hoca cemaatini ,cemaat hocasını,patron işçisini, işçi patronunu kısacası,
herkes birbirini aldatıyordu.Ama bunu yaparken herkes dini ve dini şiarları
alet ediyordu hilelerine.Kur’an,güzel ahlakı tamamlamak için gelmişti ama,
ahlaksızlığımıza delil olarak kullanmaya ,kendimizi değil, onu değiştirmeye
devam etmiştik..
Bin ayı, yani bir insan ömrü olan 70-80 yıla taalluk eden bir ömrü,
hayra tebdil etmek için gelen kitap, hayata indirilmeden mümkün müydü, hayra
vesile olması? Bir gecede kılınan, geceye özel namazlar mı, o geceye mahsus
tesbihatlar mı, dinlediğimiz ilahilerle mi, bu geceyi bin aydan daha hayırlı yapacaktık.
Ertesi günkü hayata dair hiçbir şey sunmayan bir kitap,”biz, size öğüt için indirdik”
diye inen bir mesaj, bu kadar ucuza mı gitmeliydi? Hayatı şekillendirmek için
inmiş bir kitap, eğer hayata yön vermiyorsa o kitap, inmiş midir topluma, ya da
bireye? M.Akif’in dediği gibi: Müslümanlık nerde! Bizden geçmiş
insanlık bile… Alem aldatmaksa maksat, aldana yok, nafile!
Gerçekten bize, günümüz Müslümanlarına
inseydi ve hayatımıza yön verseydi Kur’an, şu soruların cevabı ne olurdu sizce?
1-“Ve size ne oluyor ki Allah'ın yolunda ve Ey Rabbimiz! Halkı
zalim olan bu kasabadan bizi çıkar ve katından bir velî ve katından bize bir
yardımcı kıl (gönder)." diyen zayıf ve aciz erkekler, kadınlar ve çocuklar
için savaşmıyorsunuz?( Nisa 75)
Filistin’de
İtrail, kadın, erkek, çocuk demeden, İslam dünyasının gözleri önünde Müslümanları
katliama maruz tutarken, kendine bu ayetin indiğini söyleyen Müslümanların
tepkisi bumu olmalıydı?
2-Onların mallarında isteyen ve istemeyen yoksullar
için bir hak vardı.(Zariyet:19)
Hangimiz vermediğimiz malların onların(fakirlerin) hakkı
olduğunu düşünüyor.Asgari ücretle çalıştırılan işçinin kazandırdıkları ile, her yıl hacca
giden patronlara, Kur’an, inmiş midir sizce?..
3-De ki: "Rabbim adaletle davranmayı emretti… (Araf , 29) Adalet, her şeyin hakkını,
hak sahibine vermek olduğuna göre,Kadir gecesinde vaaz eden hoca, din adına
birbirini öldüren zalimlerden,katliama tabi tutulmuş Filistinlilerden ,yalan
söyleyen esnaftan,işçisinin hakkını yiyen patrondan,komşusunun hakkını yiyen
ahlaksızdan ,Kadir gecesinde kılınacak namaz ve kazanılacak hurilerden
bahsediyorsa, adaletli mi davranıyor sizce?..
4-Fitne (çıkarmak), (adam)
öldürmekten daha şiddetlidir kötüdür. (Bakara:191) derken,
bırakın başkalarını, Müslümanların birbirine yaptığı fitneden emin miyiz?
5-(O müşriklerden olmayın ki) onlar, dinlerinde
fırkalara ayrıldılar ve grup grup oldular. Bütün gruplar, kendilerinde olanla
ferahlanırlar.(Rum 32)
Burada bahsedilen
müşrikler ama Müslümanım diyenler çok mu farklı. Her gün birbirini tekfir eden,
birbirini öldüren, önemli bir iş için bile bir araya gelemeyen Müslümanlar hala
Kur’anın kendine indiğini iddia edebilirler mi? Din adına dini, mezheblere, tarikatlara bölen,
kendinden olmayana herşeyi yapmayı caiz gören, hak hukuk nedir bilmez yobazlara
Kur’an inmiş midir sizce?
Bu liste uzayıp
gider ,ama biz şunu bilmeliyiz ki,bu Kur’an ,insanlıktan çıkmış,şehvetinin
esiri olmuş,cahil bir toplumdan, Asrı saadet
toplumu üretmiştir yirmi üç senede.Ve bu Kur’an, bir harfi bile
değişmeden, bize kadar gelmiştir.Fakat
bu Kur’an, neden Asrı Saadet
toplumunu yeniden üretemiyor,bu çağa söyleyeceği sözümü kalmamıştır.Haşa
,o halde problemi, Kur’an’da değil, bizim Kur’anla kurduğumuz ilişki ile
sahabenin Kur’anla kurduğu ilişkide aramak
lazım.Onlar ,kandil mesajları ile değil, kitabın kendisiyle
ilgilendiler.Kitabın kendisine uydular ,kitabı kendilerine uydurmadılar.Kısacası,yozlaşan
ve arsızlaşan bir toplumun ilacı ,Kadirdir.Asıl Kadir gecesi ,Kur’anı, bugün,
yeniden ve her birimize iniyormuşçasına, kişiye özel bir okumaya tabi tutup,
hayatın ona göre belirlenmesi ile yaşanacaktır.Rabbim, Kur’anı yeniden hayatımıza
ve gönüllerimize indirsin.Bu duygularla Kadir geceniz mübarek olsun..
Henüz hiç yorum yapılmamış!